ANASAYFA | YEREL HABERLER | GÜNDEM | SİYASET | EKONOMİ | EĞİTİM | YAZARLAR | GALERİLER | WEB TV | TÜMÜ |
Manevi İlkeli Liyakatli Diyanet ve Vakıf Çalışanları Sendikası (Mil-Diyanet Sen) Genç İlçe Başkanı Hasan Buketçi, toplumdaki manevi tahribat ve aileye yönelik tehditlerin giderek arttığını belirterek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a çağrıda bulundu. Buketçi, yazılı açıklamasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “ Son yıllarda aileye yönelik tehditlerin giderek arttığını, toplumun yaşlandığını, boşanma oranlarının arttığını, evlilik ve doğurganlık hızının azaldığını, bu durumun Türkiye açısından varoluşsal bir tehdit ve felaket” sözlerine yer vererek, şunları kaydetti: “Mil-Diyanet Sen olarak, kurulduğumuz günden beri ülkemizde yaşanan manevi tahribata ve aile kurumunun altına döşenen dinamitlere dikkat çektik. Başta LGBT tehlikesi olmak üzere, 6284'ün verdiği zararlara, feminist örgütlerin ifsat faaliyetlerine, aileyi, gençliği ve toplumu çökerten dizi ve sinema sektörüne, sosyal medyada dine ve dini değerlere yapılan saldırılara dikkat çektik ve yetkililerimizi göreve davet ettik. Sayın Cumhurbaşkanımıza çağrımızı yineliyoruz! Vakit geçmiş değil. 22 adet LGBT derneği derhal kapatılarak propagandası yasak kapsamına alınmalı. Zina tekrar suç kapsamına alınarak 6284 yeniden düzenlenmeli. Süresiz nafaka zulmüne ivedilikle son verilmeli. Evlilik teşvik edilmeli, mali olarak desteklenmeli. Milli Eğitim Müfredatı ‘Önce Ahlak ve Maneviyat' ilkesine göre yeniden düzenlenerek ‘Önce Ahlak ve maneviyat' tüm okullarda ders kitabı olarak okutulmalı. En önemlisi de ‘Manevi ve Ahlaki Kalkınma Yasası' çıkartılarak yaşanan manevi tahribatın önüne geçilmeli. ‘Sosyal medya yasası' çıkartılarak başta TikTok rezaleti olmak üzere zararlı tüm dijital yayınlar kontrol altına alınmalı. RTÜK bünyesinde tüm ahlaksız yayınları denetleyecek bir ‘Ahlak Denetim Kurulu' oluşturulmalı. LGBT lobisinin kontrolüne girmiş dizi ve sinema sektörü mercek altına alınmalı. Alınacak yüzlerce önlem arasından en önemli gördüğümüz bazı başlıklar bunlar. Biz STK'lara düşen görev, gördüğümüz yanlışlıkları yetkililere usulünce iletmek ve çözüm önerileri sunmaktır. Takdir ve tedbir makamı iktidar sahiplerinindir. Biz doğruya doğru yanlışa yanlış demeye devam edeceğiz inşallah
HABER:SİNAN ATAN YORUM YAZIN
|
|