Her şehirde olduğu gibi Genç'te de hizmet vermeye başlayan ve sayıları her geçen gün artan alışveriş (büyük boy market) merkezleri küçük olanların yok olmasına neden oluyor.
Özellikle Mahalle ve sokak aralarında bakkal ve manav olarak hizmet verenler müşteri sorunu yaşadıkları için tek tek kapanıyor veya zor günler yaşıyorlar. Genç gibi nüfusu az olan bir ilçe için çok iyi bir tablonun olmadığını dile getiren küçük işyeri sahipleri, bu soruna bir an önce çözüm üretilmesi gerektiği ve yasal işlemler uygulanarak alışveriş merkezlerinin şehir merkezi dışına çıkarılmasını talep ediyorlar.
Küçük işletmelerin büyük sermayeler karşısında direnemediğini belirterek Esnaflar; “Birçok büyük market zincirinin açıldığı Genç'te mahalle bakkalları ve yerel marketler can çekişiyor. Şehrimizde her cadde ve sokak başında bir biri ardına açılan büyük marketler, bakkal ve yerel marketleri kapatma noktasına getirdi. Ulusal marketler yatırım amaçlı gelmiyor. Sıcak paramızı götürme amacıyla geliyor.Evimizin anahtarını bakkala bırakıyoruz,çocuğumuzu bakkala emanet ediyoruz,bir şey oluyor paramız yetişmiyor bakkaldan borç para alıyor,cenazemize,hastalandığımızda yerleşik esnaf yanımızda oluyor kısacası beraber ağlıyor, beraber gülüyoruz,bu mağazalar sadece bakkala değil, beyaz eşya satana,kunduracıya,tuhafiyeciye, zücaciyeciye ve pastacıya kadar birçok küçük esnafa zarar veriyor.Çünkü bakkallar kapanırsa sosyal dengedeki zincir kopar ve kimseye yarar sağlamayacağı gibi zararı olur, sistem Bakkal Esnafının ayakta kalması için olmayanların üzerine çöker. Küçük esnaf ve sanatkârların, bu ülkenin ekonomik ve sosyal anlamda çimentosu olduğunu unutmamak gerekir” dedi.
BÜYÜK MARKETLER KAZANDIĞINI GENÇ'E BIRAKMIYOR
Gençlilerin alışverişi kazandığını Genç'e yatıran kişilerle yapması gerektiğini savunan mahalle bakkalı Mehmet Baysal ise, “Ulusal marketlerle mücadele etmek pek kolay değil. Şehir merkezlerinde açılan ulusal marketler v.b başta bakkal esnafı olmak üzere hemen hemen her iş kolundaki esnaf ve sanatkârların işlerini büyük ölçüde aksatmakta, rekabet edebilirlik düzeyini azaltmakta, rekabet edebilmek için bu kesimin çalışma saatlerini uzatarak yıpranmalarına neden olmakta, hatta birçok esnaf ve sanatkârı bu marketlere karşı rekabet edemeyip işyerlerini kapatmak zorunda bırakmaktadır. Bu nedenle, bu kesimin üretim ve hizmet sektöründe yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalmaktadır. Zaten içinde bulunduğumuz yüksek enflasyonla birlikte ekonomik bir durgunluğun yaşandığı bu dönemde, siftah yapmadan kepenklerini kapatan esnaf ve sanatkârların özellikle de bakkal, market ve bayi esnafının içinden çıkılmaz sorunu haline gelmiştir. Yılmak yok sürekli söyleyeceğim, bakkallarımızın kapanmaması için elimden geleni yapacağım. Şehrimize ekonomik anlamda hiçbir katkısı olmayan ulusal marketlerle gücümün yettiği yere kadar mücadele edeceğim” şeklinde konuştu.